Dergide müzisyen Mert Sela ile yapılan gerçekçi bir söyleşi, Lokman Kasidesi üzerinden ölümle bağdaşıklık kurma, gençlerin ve eski neslin hayata bakış açılarını anılar aracılığıyla sorgulama; hikâyeler, şiirler, tarih yazıları ve bir değerlendirme yazısı yer alıyor. Yüce bir varlığın kudretine ve onun öğretilerine inananlar olsun, bunların insan aklıyla bilinemeyeceğini savunanlar olsun, sadece öğretilerine inananlar veya sadece yüce bir varlığın (tanrının) olduğuna inananlar olsun her insan inkâr etse de ölümden korkar.
“Yüce bir varlığın kudretine ve onun öğretilerine inananlar olsun, bunların insan aklıyla bilinemeyeceğini savunanlar olsun, sadece öğretilerine inananlar veya sadece yüce bir varlığın (tanrının) olduğuna inananlar olsun her insan inkâr etse de ölümden korkar.”
Sn. H. Deniz Duran
Her ne kadar bir şeye inanmak insanın elindeki en güçlü dayanak olabilse de herhangi bir dayanağın ölümden güçlü gelebileceğine ikna olmak zor geliyor. Bu konuyu İmge Doğa kendi hayatından bir örnek ile ele alıyor “Ölüm Kalım” başlıklı yazısında. Herkesin dikkatlice okumasını öneririz. Mert Sela ile (duendeye kapılmış bir gitar sanatçısı) Türkiye’de Flamenko müzik ve Klasik müzik üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik. Kendisine bu türlerin ülkemizdeki ve Avrupa’daki (özellikle İspanya’daki) durumu, değeri ve buluşu olan müzik saati üzerine sorular sorduk. Kendisi de bir gitar sanatçısının gözlemleriyle bize cevaplar verdi. Müziğin değeri ve sanatçının değerinin anlaşılması dileğiyle…
Necmettin Sarı, Sezai Çoruhlu, Tarık Aksoy, Tahsin Abalı, Tarık Barbaros Pilevne bu sayıda bizlerle öyküleriyle buluşuyorlar.
Hüseyin Özdemir, Bülent Duran, Sezgin Özden ve R. Şura Bulut şiirleriyle bu sayıda yer alıyorlar. Hüseyin Özdemir’in Pir Sultan Abdal Senfonisi adı altında alt başlıklarla hikâyesel bir anlatımla yazdığı şiirlerinin ilk üç bölümünü bu yazımızda koyduk. Üçüncü sayımızda da kendisinin diğer şiirlerini dahil edeceğiz.
Necip Topuz tarih serisine ilk sayıda “Vatanın Tarihine Dair” başlıklı yazısında Hitiler ve özelde Kral Şuppiluliuma’nın yaşadıklarından bahsetmişti. Bu sayıda ise “Işık Ülkesi” anlamına gelen Likya’dan ve özelinde Ksantoslulardan bahsediyor.
Demir Göç’ün bu sayımızda “Kazanmak ve Kaybetmek Üzerine” başlıklı yazısı da millet olarak değerlerimizi ve hayatın önemini sorgular nitelikte.
Önümüzdeki sayıda görüşmek üzere, keyifli okumalar…
Bu sayıda yer alan yazarlar: Hüseyin Özdemir, Necip Topuz, İmge Doğa, Necmettin Sarı, Bülent Duran, Demir Göç, Tarık Aksoy, Tahsin Abalı, Sezai Çoruhlu, Kemal Tahsin, R.Şura Bulut, Sezgin Özden, arık Barbaros Pilevne ve Kemal Tahsin.
Derginin kapak illüstrasyonu Serra Yaman tarafından hazırlanmıştır.
